Kuşlardan timsahlara, leoparlardan insanlara kadar canların sıcak havada serinlemek için Yaratanın lüfuyla farklı stratejilere sahip olduğunu biliyor muydunuz? İşte, onlardan bazıları:
Terleme: Atlar da, insanlar da terler. Terleme, canlıları serin tutar çünkü terin kuruması deriyi serinletir. Bazı köpek türleri ayaklarından terler, ama ayak çok küçük bir alan olduğu için hayvanı tam olarak serinletmez. Hayvan da, suya atlar.
Isıyı yayma: Filler vücutlarındaki fazla ısıyı, bedenlerinin dışında duran kulaklarından yayarlar. Uzun kulaklı tavşanlar için de durum aynıdır. Kulaklarının içinden geçen ince damarlardaki kan, tıpkı radyatör petekleri gibi rüzgar sayesinde soğutulur. Soğumuş kanın dolaşıma katılmasıyla beden serinler.
Uyuklama: Karakurbağası ve yılan gibi bazı hayvanlar sıcak havadan korunmak için uyku moduna geçerler. Tıpkı soğuktan ve açlıktan korunmaya çalışan sincapların kış uykusu gibi, onlar da yaz uykusuna dalarlar. Yaz uykusuna dalan hayvanlar arasında belki de en ünlüsü Afrika, Avustralya ve Güney Amerika’da yaşayan akciğerli balıklardır. Kuruyan nehir yatakları içindeki çamura kendi ağız salgılarını karıştırarak yaptıkları yuvada yağmur mevsimi başlayana kadar uyurlar. Yağmur başlayıp nehir yatağı tekrar suya kavuştuğunda onlar da yeniden uyanıp canlanırlar.
Saklanma: Birçok hayvan güneşin tepede olduğu günün en sıcak anlarında bir sığınma yeri ararlar. Özellikle kertenkele ve yılan gibi sürüngenler güneş ısısına karşı duyarlıdır ve sadece birkaç saat yaz güneşine maruz kalmaları ölmelerine sebep olabilir. O yüzden kayaların altına ve toprak altındaki yuvalarına sığınırlar. Küresel ısınmanın etkisiyle günümüzde bazı kertenkele türleri ciddi tehdit altındadır. Son yapılan çalışmalarda beş kıtadaki kertenkele nüfusunun %10-12 dolaylarında azaldığı görüldü. Bunun nedeni, bu hayvanların güneşten saklanmak için daha fazla zamanı sığınaklarında geçirmek zorunda kalmaları ve beslenmek için yeterince avlanamamaları.
Bir başka sürüngen olan kaplumbağalar da, küresel ısınmadan korunmak amacıyla okyanuslarda daha dibe dalmak zorunda kalıyorlar.
Levrek gibi tatlı su balıklan da yaz sıcaklarında daha serin ve derin sular arıyor.
Bunların dışında kedilerden aslanlara kadar pek çok hayvan, serinlemek amacıyla bir taşın altı olmasa bile gölge bir yere geçiyorler.
Soluma: Hepimizin bildiği gibi, nefesimiz soğuk havalarda buhar çıkmasına neden olacak kadar sıcaktır. Hayvanların pek çoğu hızlı hızlı nefes alarak aşırı vücut ısısından kurtulurlar. Köpeklerin bu şekilde nefes alıp verdiklerini herkes görmüştür.
Peki yaz günlerinde kuşların gagaları açık bir şekilde dolaştıklarını gördünüz mü? Onlar da böyle nefes alıyorlar. Kuşların akciğerlerinin yanı sıra hava keseleri de içeren gelişmiş bir solunum sistemleri vardır. Bu sistem kuşlar nefes aldıklarında onların aşırı ısınmadan korunabilmelerini sağlar.
Kürk değiştirme: Kürkü olan memeli hayvanların çoğu için vücudun kürk değiştirmesi, sıcaklarla baş etmenin en önemli yoludur. Kışın buzlu soğuk ve rüzgarlı havalarında hayvanların kalın bir kürke ihtiyacı vardır ama yaz aylarında daha ince bir kürk onlar için yeterlidir. Memeli hayvanların vücudunda yaratılan hormonlar kalın kış kürkünün dökülmesine ve genellikle yamalar halinde daha ince bir yaz kürkünün kalmasına sebep olurlar.
Suya dalma: Pek çok hayvan serinlemek için su arar. Filler genellikle bir gölette ya da nehirde serinler. Ev kedilerinin aksine kaplanlar sıcak havalarda suyun içine girip otururlar. Bazı hayvanlar ise sıcak havalarda çamura bulanırlar, çamur ayrıca onları güneş yanığından da korur.
Kuşlara gelince tüylerini ve derilerini hem temizlemek hem de serinletmek için kanatlarıyla su sıçratırlar.