TR EN

Dil Seçin

Ara

İncir Çekirdeği

ÇOK ŞÜKÜR

İnsan şu hayatta hayal dahi edemeyeceği nice güzellikleri yaşar. Gözlerini açtığı şu kâinatı, kendisi için hazırlanmış olarak bulur.

Görmeye doyamayacağı güzellikler için göz; tatmaya doyamayacağı lezzetler için dil; yaşamaya doyamayacağı bir dünyada hayat verilmiştir kendisine.

En küçük bir iyilik karşısında duyarsız kalamayan insan, bu sayısız ihsan karşısında, sonsuz şükür duygularının sınırlarına gelir. Ancak orada onu ummadığı birisi beklemektedir: Şeytan.

İnsanın, nimetle beraber olduğu Rabbi ile, şükürle de beraber olmasını istemeyen birisidir o. Onun tek derdi insanın nimette kalması, nimetin ötesine geçememesidir.

Haz duygularının açtığı yoldan, şükür hissine doğru ilerlediği sırada şeytan, insanın yolunu keser. İnsanı yolundan alıkoymak için yapabileceği tek şey vardır; o da hedef şaşırtmak.

Bu noktada şeytan, insanın şükretmesini engellemek için, eldeki nimetten daha iyisini hedef olarak telkin eder. İnsanın kendini geliştirip, yeni şükür kapıları açması için verilen daha iyisini arama duygusunu, kendi emeli için suiistimal eder. Hep daha iyilerini arayan bir nazar ise, elindekinden haz almamaya, hattâ onu küçümsemeye başlar. Şükür yolunda ilerlemek için donatılan insan, bu yolda kalamadığı gibi, elindeki nimeti bile takdir edemeyip küfranı nimete kadar düşebilir.

 

ALLAH BİZDEN RAZI MI?

Hayat karşılıklı bir ilişkidir. Bu ilişkilerin en yücesi ise insanın Rabbi ile arasındakidir. Yaratıcımız bize anlayacağımız dilden sürekli bir şeyler anlatır. Yaratmasıyla, bizi sevdiğini; ihtiyaç duyduklarımızı en güzel şekliyle vermesiyle, bize değer verdiğini anlayamayacak yoktur. Böyle olduğu halde, Rabbimizin bizden ne kadar razı olduğuen çok merak ettiğimiz şeydir.

Aslında bunun cevabı belki de başka bir soruyla verilebilir: Biz Rabbimizden ne kadar razıyız?

Allah bizimle, fiilleriyle konuştuğu gibi, biz de fiillerimizle birçok şey anlatırız. Meselâ, birisinde olan bir güzellikten dolayı, bir başkası ona haset etse, o haset Allaha yapılmış bir itirazdır. O nimeti ona vermesini kabullenmemektir.

Bizler böyle her hâlimizle konuşur dururuz. Kendimize baksak merak ettiğimizin cevabını bu olur mu acaba: Biz Rabbimizden ne kadar razı isek, Rabbimiz de bizden o kadar razıdırdiyebilir miyiz?