Satır Arkası
Eğitimin ‘kolay’ı ve ‘zor’u Bir çocuğa nasihat etmek kolay, onu dinlemek zor.…
Hayat, kısa ve çok değerli...
Okulların kapandığı, üniversiteye giriş sınavının geride kaldığı ve havaların iyice ısındığı şu dönemde, çocuklar ve gençler güzel bir tatilin, büyükler de gürültüden, stresten uzak, huzurlu bir dinlenmenin hayalini kuruyor olmalılar. Bütün bir yıl, çoğu zaman zor şartlarda çalışan insanlar, hiç değilse belirli bir süre dinlenmeyi elbette hak ediyorlar. Yine de tatil anlayışında aşırıya kaçmamakta fayda var. Aksi takdirde tatilden yorgun ve sinirlerin daha da harap olmuş biçimde dönülmesi ihtimali hiç de az değil. Kaldı ki tatili, hiçbir şey düşünmeden, bütünüyle kayıtsızca, türlü ölçüsüz eğlencelerle vakit geçirmek olarak gören anlayışın sağlıklı ve insana yakışır olduğu söylenemez. Zira hayat, kısa ve çok değerli.
Pek çoğumuzun, gündelik hayatın koşuşturmacası içinde pek vakit ayırmadığımız, oysa son derece ehemmiyetli olan şeyler var. Bunlardan birisi de, okumak. Tatil, tam da okumaya daha fazla zaman bulabileceğimiz bir dönem. Dinlenirken yapabileceğimiz en kolay ve en güzel iş, okumaktır. Zahmetsiz ve son derece faydalı. Üstelik, okumayı sevenler bilir, iyi bir kitap kadar insanı mutlu edebilecek çok az şey vardır. Her nerede olursanız olun, elinizin altında birkaç kitap bulundurmayı ihmâl etmeyin. Ve bir de Zafer Dergisi’ni...
Bu ay yine dopdolu, baştan sona okumadan elinizden bırakamayacağınız bir sayı hazırladık. Birbirinden güçlü kalemler, farklı konularda birbirinden güzel yazılarla dergimize katkıda bulundular. Hepsini zevkle ve istifade ederek okuyacağınıza inanıyoruz.
Gündelik hayatta karşılaştığınız olaylara ve durumlara verdiğimiz tepkiler, takındığımız tutum, anlayış biçimimiz ve bunlarla ilişkili kavramların oluşumu hayli ilgi çekici bir konu. Geçen sayımızda, “İtaat Ahlâkı” yazısıyla önemli bir konudaki görüşlerini okuduğumuz yazarımız Ahmet Kurt, bu ay “Güzel Olan İyi midir?” gibi şaşırtıcı bir soruya cevap veriyor. Merakla okuyacaksınız.
Prof. Dr. Âdem Tatlı, insanlığa vaad ettiği mutluluğu veremeyen Batı felsefesinin niçin ve nasıl bir çöküş yaşadığını kaleme aldığı yazısında, Batı felsefesi ile Doğu’nun “hikmet” anlayışını karşılaştırıyor.
Cismen küçük olan canlıların, sanatça küçük ve değersiz olduklarını söyleyebilir miyiz? Mustafa Hür, çoğunlukla can sıkıcı ve rahatsız edici bulunan, görüldükleri yerde öldürülen “sivrisinekler” hakkındaki araştırma yazısında, bizi bu küçük canlılara daha yakından bakmaya ve sivrisineğin yaratılışındaki harikalara dikkat çekerek düşünmeye davet ediyor.
Bir sonraki ay, yeni bir Zafer’le buluşmak üzere...
