TR EN

Dil Seçin

Ara

Ayıkla Pirincin Taşını / Deyim Öyküsü

Sultan Selim Han'ın Yemen’i Osmanlı topraklarına katmasından sonra, buralarda 400 yıl sürecek sükûnet devri yaşanmış.

O günlerde, Osmanlı ordusunun aşçılarının çölde yaşadığı bir kaza anlatılır ki, dikkate şayandır.

Rivayete göre, Osmanlı ordusu bir gün çölde konaklamış. Yemek pişirmek üzere aşçılar hemen hazırlığa başlamış.

Torbaların içindeki mısır ve pirinci, yere serdikleri büyük bir çadır bezinin üstüne dökmüşler ve taşlarını ayıklamaya koyulmuşlar.

Aşçılardan bazıları da pirincin içindeki taşların çokluğundan dem vurup şikâyete başlamışlar. Tam bu sırada bir fırtınalı rüzgâr çıkmış ki, göz gözü görmez olmuş. Rüzgârın savurduğu bir kum bulutu da pirinçlerin üstüne çökerek, neredeyse onları tamamen örtmüş.

Aşçı yeniçeriler, kumların altında kalan pirinçlere bakakalmışlar. Onlardan genç ve şakacı bir asker, arkadaşlarına dönüp:

“Siz misiniz üç-beş taştan yakınıp beğenmeyenler, hadi asıl şimdi ayıklayın bakalım pirincin taşını.” diyerek ortamı yumuşatıp herkesi güldürmüş.

...

Bu çöl anısının yarligârı olarak, işler sarpa sarıp içinden çıkılmaz bir hal alınca “ayıkla pirincin taşını” deyimi söylenir olmuş.