TR EN

Dil Seçin

Ara

Hac Duası / Bir Hatıra

Hac Duası / Bir Hatıra

Kabul edilmiş bir duanın öyküsü...

2008 yılında bir seyahate çıktık. O günlerde hac kuraları da çekilecekti. Vakfımızın başkanı Mehmet hocamız da hacca gitmek için müracaat etmişti.

Mehmet hocam sabah namazında beni aradı “Hemen gel. Hac kuraları çekildi. Listeyi kontrol edelim.” dedi. Otelin kahvaltı salonuna inip hocamla buluştum. Hızlıca, internetten hac listesine girdik. Fakat hocamızın ismi yok. Tekrar tekrar baktık ama, maalesef ismi çıkmadı. Hocam bir üzüldü ki anlatamam…

Seyahatin ardından vakfımızdaki görevimizin başına döndük. Her zaman olduğu gibi yardıma muhtaç olanlarla mülâkatlarımıza ve ev ziyaretlerimize başladık. Ziyaretlerimiz esnasında yaşlı bir teyzenin evine erzak bıraktık ve hal hatır sormak için oturduk.

Teyze hocama dikkatlice bakıp “Hocam sen de bir hüzün var sanki. Nedir bu keder? Haydi biz fakiriz, derdimiz var, yaşımız geçmiş, hastalığımız var.. ya senin neyin var?” dedi.

Hocam kadıncağıza dönüp “Yaa ben sizlerden onca dua istedim; hac çıksın da hacca gideyim diye. Fakat hac çıkmadı…”

Teyze çok kararlı bir şekilde gülümsedi ve dedi ki: “Mehmet oğlum biz çok dua ettik, kabul de oldu.”

Mehmet Hocamız ise, “Olur mu!” dedi, “Niçin hac çıkmadı öyleyse?”

Kadıncağız, “Oğlum o kadar çok dua ettik ki, Mehmet Hocaya bu sene hac çıkmasın da bizi kurbanda bizi unutmasın. Burada bizim dertlerimizi dinleyecek insan kalmazsa biz ne yaparız! Allahım ne olur ona bu sene hac çıkartma.. diye çok dua ettik. Bak dualarımız da kabul oldu.”

Demek işin aslı başkaymış. O garibanların duası geri çevrilmemiş.

Ama elbette bu da bizim için iyi bir tecrübe olmuştu. Bu sebeple hocamız, bir sonraki hac için sessiz sedasız müracaat etti ve hac vazifesini yerine getirdi.