Uzun süre önce küçük tavsiyelerin verildiği bir kitap okumuştum. O tavsiyelerden bazıları hiç hatırımdan gitmiyor. Şöyle diyordu bir tavsiye “Bazı fırsatlar kapını çalmaz, hafifçe tıklatır. Sen kulağını aç iyi dinle. Bazı nasihatler de böyledir. Yabana atma.”
Okuduğum bu cümle yakın geçmişte hayatımın akışında önemli bir dönüm noktası oldu. İşte benim yakın geçmişte dinlediğim bir nasihati sizlerle paylaşmak istiyorum.
Genç yaşta vefat eden bir yakınımızın cenazesini defnettik. Kabir başında okunan Kur’an tilavetinin ardından arkadaşları ve dostları kabristanı terk ettiler. Taze mezarın başında abisi, küçük oğlu, ben ve iki arkadaş kalmıştık. Abisi kabrin başında içten içe ağlıyor ve çocukluktan itibaren yaşadıkları hatıralardan bahsediyordu. Gözyaşları ise ince ince akmaya devam ediyordu. Ne kadar oturduk mezarın başında bilmiyorum. Kabrin başından ayrılıp sessizce yürümeye başladık. Toprak yolda eve doğru attığımız her adım, sanki bir davula vurulan tokmak sesi gibi geliyordu. Biz ise konuşmuyor sadece başımız önce yürümeye devam ediyorduk. Yürürken, kardeş acısı çeken abi durdu, bana döndü, “Eğer göğsünde veya sırtında bir ağrı ve yanma yaşarsan sakın sonraya bırakma. Hemen doktora git muayene ol. Şüphesiz takdir Allah’ın ancak bunu yapmak senin tedbirindir” dedi. Şaşırmıştım. Bir şey diyemedim. Durup dururken bana bunu neden söyledi bilemedim.
Seneler sonra bir sabah göğsümün yanması ile o nasihat kulaklarımda çınladı. Evet göğsümde hafif bir yanma olmuştu. Belki de ciddi bir durum yoktu. Ama okuduğum kitaptaki tavsiye ile birlikte mezarlık yolunda o gözü yaşlı insanın tavsiyesi aklıma geldi. “Bazı fırsatlar kapını çalmaz, hafifçe tıklatır.” Bu da kapımı hafifçe tıklatan bir fırsat olabilir diyerek, doktora gittim. Muayenede kalp krizi geçirdiğim anlaşıldı. Kalp damarlarımdan üç tanesi tıkalı ana damar ise neredeyse tıkanmak üzere imiş… Acilen gerekli operasyon yapıldı. Elhamdülillah Rabbimin lütfuyla şifa buldum ve ayaklandım.
Şimdi düşünüyorum da o küçük nasihat, hayatta kalma fırsatım idi… Beni tedbir almaya sevk etti. Ve nasihati dinlemenin avantajını gördüm.
Fakat bir şey daha söylemem gerek; kalpten söylenen söz kalbe işler, derler. O nasihati veren abi de öyle içten söylemişti ki, yıllar sonra bile ihtiyacım anında kulaklarımda çınladı.
Tüm güzellikler Allah’tan. Bildiğimiz ve bilmediğimiz tüm lütufları adedince Rabbimize şükürler olsun.