TR EN

Dil Seçin

Ara

Psikolojik Olarak Erkek-Kadın Farkı

Psikolojik Olarak Erkek-Kadın Farkı

İnsanın ruhsal durumunu etkileyen en önemli biyolojik faktörler, cinsiyet hormonlarıdır. Erkeklerde testosteron, kadınlarda ise östrojen ve progesteron bunların önde gelenleridir.

Erkek cinsiyet hormonu, tektir ve de tekdüze biçimde salgılanır. Bunun sonucu, pek değişmeyen, sabit bir ruh halidir.

Kadın cinsiyet hormonları ise hem birden fazladır, hem de sürekli değişen miktarlarda salgılanırlar. Biri inerken öbürü çıkar, ikisi birden çıkar, ikisi birden azalır vs. Sonuç, deniz gibi çalkantılı, her dakikası farklı olan bir duygu değişkenliğidir.

Bu yüzden erkek, bildiği yolda burnunun dikine gider, kadın ise şartlara göre değişim ve uyum gösterir. Yani kadının değişme ve uyum sağlama yeteneği vardır, erkeğin ise değişmeme ve yolundan şaşmama özelliği.

Buradan hareketle her iki cinsin temel ihtiyaçları da kolayca anlaşılır.

Erkekte tekdüzelik ve sağlamlık vardır, değişkenlik ve estetik incelik eksiktir. Bunları başkasında arar.

Kadında ise değişkenlik ve estetik incelik vardır ama, tekdüzelik ve sağlamlık eksiktir. Bunları başkasında arar.

O yüzden erkekler sürekli yenilik ve macera peşinde koşarlar. Özde tekdüze oldukları için, kadın faktörü ile hayatlarını renklendirmeyi, tamamlamayı arzu ederler.

Kadınlar ise bir erkek objesine bağlanıp devamlılık ve dayanıklılık sağlama ihtiyacı duyarlar. Dağınıklıktan kurtulmak, sürekli çalkalanan, her olayda değişen ruh halini dengeye oturtmak için bir erkeğe dayanıp, onun sabit çizgisi etrafında tutarlı bir bütünlük oluşturmak isterler.

Konuyu özetleyen bir benzetme yaparsak: Malum, bir çadır için iki temel eleman lazımdır: Direk ve örtü.

Çadır direği dümdüz bir odundur. Ne şekilde koyarsanız koyun, ister dikin, ister yatırın, dümdüz bir odundur.

Çadır bezi ise, her şekle girebilir. Bazen dürülmüş bir bohça, bazen geniş bir yaygı, bazen şekilsiz bir kumaş yığınıdır.

Ne zaman ki direği diker, üstüne de bezi sererseniz, o zaman ikisi bir çadır oluştururlar ve işe yarar hale gelirler.

Direk, sap gibi ortada kalmaz, bez ise işlevsel bir şekle girer ve dağınıklıktan kurtulmuş olur.

Bu örnekte direğin ve örtünün hangi cinsleri temsil ettiği gayet açık. Örneğin ayrıntılarını ise zihninize havale ediyorum.

Konuya diğer ayrıntılarla devam ederiz inşaallah. Ama iyice anlamamız ve hiç unutmamamız gereken nokta şudur ki, Allah iki cinsi, birbirini tamamlasın diye, farklı, hatta zıt özelliklerde yaratmıştır. Sadece bu zıtları birleştirenler, tam resmi görebilirler. Farklılıkları inkâr etmek, yok etmeye çalışmak veya eleştirmek, boşuna bir gayrettir. Marifet, bu cemal ve celal kutuplarını bir araya getirip kusursuz bütünü oluşturmaktır.

Ve işte o yüzden, kadınlardan peygamber gelmemiştir belki ama, hemen tüm peygamberler de evli idiler ve hanımlarıyla beraber mutlak gerçeği yaşamışlardı.