TR EN

Dil Seçin

Ara

Özel Zamanlar İçin

Özel Zamanlar İçin

Diğerlerinden farklı olana “özel” diyoruz, ve aynen bu kelime gibi tırnak içine alıp daha bir özelleştiriyoruz onu hayatımızda…

İnsanlar için özel günler çok. Bayramlar, çeşitli döngüler; hafta, ay veya sene başları; şampiyonluklar, mezuniyetler hep örnek… Bunlar bizde bir mıknatıslanma yapıyorsa, biz o tarihlere yaklaşıyorsak veya o vakitler bize yakınlaşıyorsa, bu özeller “özelimiz” haline geliyor… 

.

İnsan, özel bir günde, ne duymak, ne okumak, ne bilmek ister, siz ne okumak isterdiniz?..

Size… Yeni ve özel bir senenin ilk yazısında “sevgiden” bahsetsem, ne dersiniz?.. Lekesiz, pürüzsüz, gölgesiz ve sonu olmayan bir sevgiden bahsetsem…

Bana olduğu gibi, size de lazım olan, zaten bu değil mi?..

.

İyi düşünün şimdi; zor bir sınavı aştığınız gün… Diplomanızı aldığınız gün… Evlenme teklifinizin kabul edildiği gün bir tek yazı okuyacak olsanız, bunun ne olmasını isterdiniz?..

Elinize tutuşturulan zarftan çıkan mektupta ne yazmasını isterdiniz?..
Doğum yaptığınız gün veya baba olduğunuz gün veya doğum günü pastanızı keserken veya ölüm döşeğinizde yatarken…

Banka ödemelerinden, faturalardan, icra haberlerinden bahsedilmesini ister miydiniz?..

Elinizde titreyen bir sıcaklığı hangi borsanın kâğıtları karşılar veya hangi döviz haberi kulağınıza tekrarlanan fısıltılardan daha önemlidir!.. 

.

Bu soruya cevap gelmeli; ağzınızdan kulağıma veya kendi içinizden yine kendi içinize!..

Şu soruya cevap gelmeli:

Bir insanın özel günleri hangileridir ve bir insan, özel günlerinde neleri duymak, neleri okumak ister?..

.

Bunun cevabı çok açık ve herkes biliyor, farkında mısınız?..

Ama, yolu mezarda biteceklerin diline “sevgi” kelimesi yakışmıyor… Veya şöyle diyeyim: Sevgi kelimesi; yolu mezarlıkta bitenlerin diline yakışmıyor!..

Yolun, mezarda bitmeyeceğini bilenler;

Sevgiyi daha iyi anlıyor, sevgiyi daha iyi biliyor… 

Dilerim ki; iki bin yirmi üç adındaki sene sevgiyle dolu olsun, sağlıkla ve barışla…