TR EN

Dil Seçin

Ara

Bir Olur mu?

Bir Olur mu?

İnsana bir zarar dokunduğu zaman Rabbine yönelerek O’na yalvarır. Sonra kendi tarafından ona bir nimet verdiği zaman daha önce O’na yalvardığını unutur ve Allah’ın yolundan saptırmak için O’na eşler koşar. De ki: “Küfrünle az bir süre yaşayıp geçin! Şüphesiz sen cehennemliklerdensin.”

(Böyle bir kimse mi Allah katında makbuldür,) yoksa gece vakitlerinde, secde hâlinde ve ayakta, ahiretten korkarak ve Rabbinin rahmetini umarak itaat ve kulluk eden mi? De ki: “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” Ancak akıl sahipleri öğüt alırlar.

(Zümer suresi, 8-9)

 

“Hiç, bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”

Allah kelamı, câmidir; bir sözle çok manayı ders verir rabbimiz.

Allah kelamında bin bereket vardır; bir okursun bin anlarsın…

Allah (cc.) sözü kısa tutar; manası ise sonsuzdur; okuyan herkes kendi hissesini alır; ne zaman okusa faydası artar…

Zümer suresi dokuzuncu ayetinde mealen şöyle buyurur rabbimiz:

“Hiç, bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”

Evet; hiç, hatalarından dönmeyi bilenle bilmeyen bir olur mu!..

Hiç, rabbini bilenle bilmeyen bir olur mu!..

Hiç, Kur’an okuyanla okumayan bir olur mu!..

Hiç, ahireti bilenle bilmeyen bir olur mu!..

Hiç, ibadet edenle etmeyen bir olur mu!..

Hiç, Allah’ın elçisini örnek edinenle, başkasını taklit eden bir olur mu!..

Hiç, merhamet edenle etmeyen bir olur mu!..

Hiç, mahşer hesabını düşünerek adım atanla, gafletle koşturan bir olur mu!..

Hiç, iman edenle etmeyen bir olur mu!..

Hiç, Âlemler Rabbi olan Allah’ın sözünü dinleyenle, dinlemeyen bir olur mu!..

Hiç, Allah’ın sözünü dinleyenle, başkaların sözlerini dinleyen bir olur mu!..


Hiç, ahirette hesap vereceğini bilenle bilmeyen bir olur mu!

Evet, görüyoruz, şahit oluyoruz ki, bilenle bilmeyen bir olmuyor.

Allah (cc), bizleri bilenlerden ve gereğiyle yaşayanlardan eylesin.