TR EN

Dil Seçin

Ara

A Vitamininin Faydaları Ve Zararları

A vitamini yağda eriyen vitaminlerden biridir. Bunun önemi şudur: Bu gruptaki vitaminler suda çözünmedikleri için vücuttan kolaylıkla atılamazlar.

 

A vitamini yağda eriyen vitaminlerden biridir. Bunun önemi şudur: Bu gruptaki vitaminler suda çözünmedikleri için vücuttan kolaylıkla atılamazlar. Aksine aşırı dozlarda alınmaları halinde yağ dokularında birikerek bir müddet sonra eklem ağrıları ve saç dökülmesi gibi toksik ve zararlı etkileri görülmeye başlar.

Herhangi bir maddenin vücutta birikmesi veya atılamaması, sonunda onun zararlı etkilerinin ortaya çıkacağının işaretidir. Yani vücutta biriken bütün maddeler, ister vitamin, ister ilaç, isterse mineral olsun er geç zararlı olacaktır. Bu yüzden bir maddenin ‘ilaç’ sıfatını alabilmesi için her şeyden önce bir hedef organa gitmesi ve orada etkisini gösterdikten sonra da vücudu terk etmesi gerekir.

 

A vitamini nelerde vardır?

A vitamini doğal olarak havuç, bal kabağı, domates, kayısı ve şeftali gibi sarı, turuncu, kırmızı pigmentli bütün meyve ve sebzelerde bol miktarda bulunur. Bu renkli bileşiklere karotenler denir. Bunlardan beta-karoten simetrik bir molekül olup, sindirim esnasında 2 mol. A vitaminine ayrılırlar.

Flamingo kuşları da renklerini karoten denilen  bu maddelerden alır. Hayvansal gıdalardan ise yumurta sarısı, böbrek, balık yağı ve karaciğer A vitamininden zengin kaynaklardır. Günde 1 mg. kadar A vitamini ihtiyacımızı karşılar.

 

Bedenimizde A vitamini

Gözümüzün retina tabakasında iki çeşit hücre bulunur. Bunlardan çubuksu (basil) hücreler, alaca karanlıkta ve renksiz görmemizi, koni şeklindeki hücreler ise bol ışıkta ve renkli görmemizi sağlayacak şekilde yaratılmışlardır. Bu hücrelerde rodopsin denilen ışığa hassas bir bileşik bulunur. Bu aslında bir ışık algılayıcısı, reseptör özelliğinde yaratılan bir maddedir. İşte A vitamini veya retinol denen bileşik bir ışık reseptörü olan bu rodopsinin bir parçasıdır. Diğer parça ise göze özel bir protein (opsin) olup, ışık retinaya girer girmez bu iki molekül birbirinden ayrılır ve bir dizi kimyasal reaksiyon başlatılmış olur.

 

A vitamini yokluğu

Gece körlüğü: İleri derecede A vitamini eksikliğinde ortaya çıkar. Kandaki total A vitamini azalınca, koni ve basillerdeki rodopsin de azalır ve bu hücreler ışığa daha duyarsız hale gelir. Zayıf ışık reaksiyonu başlatamaz ve böylece gece görüşü azalır. Gündüz ise ışık kuvvetli olduğu için azalan rodopsine rağmen görme bir müddet daha devam eder. Böyle bir şey sürekli olursa sonunda körlük de ortaya çıkar.

Aslında o niyetle bakınca herşeyde hikmetinin, ilminin ve rahmetinin eserleri görülen Âlemler Rabbinin, tedbiri olarak karaciğerde bir miktar A vitamini depo edilir ve bu ihtiyaç halinde azar azar kana verilir. Yani A vitamini kıtlığı durumunda körlüğün ortaya çıkması, tam bir mahrumiyette bile aylar sürer. Böyle bir durum ancak savaş yıllarında esaret kamplarında kötü şartlarda uzun süre kalan esirlerde, ayrıca eskiden çok kötü olan zindan şartlarında kalan mahkûmlarda ortaya çıkar.

Diğer görevleri: A vitaminine epitel dokusunun yenilenmesi ve tamirinde de rol verilmiştir. Eksikliğinde, deride kuruma, sertleşme, kepeklenme ve pullanmalar ortaya çıkar. Mide, barsak gibi iç organlarımızın yüzeyi de epitel doku ile korunur. Buralarda da salgı bozuklukları ortaya çıkar.

A vitamini üreme ve büyümede de rol alır. Erkekte sperm yapımını destekler. A vitamininden eksik beslenen deney hayvanlarında önce dildeki tat tomurcukları bozulur. Sonuç olarak iştah kaybolur, neticede kemik uzaması yavaşlar.

Işığı yaratan, Güneşten bize ışık gönderen ve gözümüzü güneşle irtibatlandıran, onun için de A vitaminini icad eden; o vitamini nefis, güzel meyveler içinde bize sunan, ona gideceği yeri ve orada kiminle bağlantı kuracağını öğreten Rabbimize sonsuz hamdler ve şükürler ederiz. Tesbih ederiz O zâtı ki, zerrecikleri emrine itaat ettirir, bize hizmetkâr eder ve nimetlerini böylece bize gösterir, hayatımızı hayat eder.