Söz İncileri
“Bütün hayrat onun elinde, bütün hasenat onun defterinde, bütün ihsanat onun hazinesindedir. Öyle ise hayır isteyen ondan istemeli, iyilik arzu eden ona yalvarmalı...” - Bediüzzaman
Ara
“Bütün hayrat onun elinde, bütün hasenat onun defterinde, bütün ihsanat onun hazinesindedir. Öyle ise hayır isteyen ondan istemeli, iyilik arzu eden ona yalvarmalı...” - Bediüzzaman
“Bütün hayrat onun elinde, bütün hasenat onun defterinde, bütün ihsanat onun hazinesindedir. Öyle ise hayır isteyen ondan istemeli, iyilik arzu eden ona yalvarmalı...” - Bediüzzaman
Bir sahabinin devesi hastalanmıştı. Hastalığının tedavisi için deveye katran sürülmesi gerekiyordu. Ellerini kaldırıp, “Allahım, devemi iyileştir” diye dua etmeye başladı. Peygamber efendimiz onu böyle görünce latife yollu şöyle dedi: “Duana biraz da katran kat.”
İnsan diliyle dua ettiği gibi, bazen fiilen de dua etmesi gerekir. Fiili dua, istediğimiz şeylerin gerçekleşmesi için çalışmaktır.
Allah, şu dünyada sebeplerle tasarrufta bulunur. Sözgelimi, yağmuru bulutla, meyveleri ağaçların elleriyle gönderir. Neticelere ulaşmak için sebeplere sarılmak “Allahım, ben bu sonucu istiyorum” anlamına gelir. Mesela, çiftçinin tarlayı sürmesi fiili bir duadır. Çiftçi, rahmet kapısını saban ile çalmaktadır. Keza, öğrencinin dersine çalışması “Allahım, beni başarılı kıl” demektir.
Her yeni gün, insanlara sunulan fırsatlarla doludur.
Bakmak ayrı, görmek ayrıdır. Neye baktığımız değil, nasıl baktığımız önemlidir.
Allah'ın dışında hiçbir şey ibadet edilmeye lâyık değildir. Çünkü, hepsi yaratılmış şeylerdir.
İnsan, sevdiği şeylerden ayrılmaktan hoşlanmaz, daima onlarla beraber olmak ister.
‘’Ömür sermayesi pek azdır. Lüzumlu işler pek çoktur.’’ - Bediüzzaman
“Orucun ekmeli ise: Mide gibi bütün duyguları; gözü, kulağı, kalbi, hayali, fikri…