TR EN

Dil Seçin

Ara

Arıları Yutan Virüs ve İlâhî Düzen

“ABD’de arıların toplu olarak gizemli şekilde ortadan kayboluşuna, 2004’de İsrail’de keşfedilen bir virüsün neden olduğu düşünülüyor. Columbia Üniversitesi İmmünoloji ve Enfeksiyon Merkezi Direktörü Ian Lipkin yaptığı açıklamada, araştırmacıların, İsrail’de bulunan ve IAPV (Israeli Acute Paralysis Virus) adı verilen bir virüsün, bu olayın potansiyel nedeni olabileceğini düşündüklerini belirtti. Araştırmacılar, IAPV virüsünün, bu âfete maruz kalan hemen hemen tüm kovanlardan gelen örneklerdeki tek mikro organizma olduğunu vurguladılar.”1

Kâinatta mükemmel bir düzen, âhenk ve denge var. Varlıklar birbiriyle irtibatlı. Bir canlı türünün yok olması, başka bir canlı türünde artışa sebep olabildiği gibi; insan elinin tabiata menfî anlamda karışmasıyla ortaya çıkan bir takım olumsuzluklar da ekolojik dengeyi bozuyor.

Sözgelimi, İsrail’de keşfedilen IAPV isimli virüs de, tabiata olumsuz bir beşerî müdahalenin sonucu ortaya çıkmış olmalı ki, ABD’de arıların toplu olarak ortadan kayboluşuna sebep olmuş.

Arıların azalması ise, kimbilir başka hangi olumsuzluklara sebep olabilir? Albert Einstein’ın “Eğer arılar yeryüzünden kaybolursa, insanın sadece 4 yıl ömrü kalır. Arı olmazsa döllenme, bitki, hayvan, insan olmaz.” demesi oldukça düşündürücüdür.

Evet, Allah’ın kâinata koymuş olduğu düzende, her şey her şeyle irtibatlıdır. Yaratılışa yapılan olumsuz bir müdahale, ‘kelebek etkisi’ de denilen zincirleme bir hareketle, başka istenmeyen ve beklenmedik durumlara yol açabilmekte.

Varlıklar arasındaki bu sıkı irtibat, aynı zamanda tevhidin, yani kâinatın yaratıcısının tek olduğunun da delili. Bediüzzaman, bu anlamda “Her şey her şeyle bağlıdır. Bir şey her şeysiz yapılmaz. Bir şeyi halk eden (yaratan), her şeyi halk etmiştir. Öyleyse, bir şeyi yapan Vahid, Ehad, Ferd, Samed olmak zarurîdir.”2 der.

Evet, tek olan Yaratıcı, başkasının fıtrata müdahalesini reddetmektedir.

Öyleyse insan, yaratılışa müdahale anlamı taşıyabilecek yanlış bir takım icraatlar içine girmekten kesinlikle kaçınmalıdır. İnsana düşen, bu kusursuz ve âhenkli işleyişe zarar vermeden, tabiattan müspet anlamda istifade yoluna gitmek olmalıdır.

 

Kaynaklar:

1. AA, 7.9.2007

2. Mesnevî-i Nuriye, s. 211.