“Üç elif ittihad etmezse üç kıymeti var;
sırr-ı adediyet ile ittihad etse yüzonbir kıymet alır.”
(Bediüzzaman, Lem’alar)
“Allah’ın rahmeti cemaat üzerindedir.” Cemaatla kılınan namaza yirmiyedi kat fazla sevap verilmesi bunun en açık göstergesi.
Bediüzzaman Hazretlerinin bu harika vecizesi de, mü’minleri cemaat şuuruna ermeye ve ondan istifade etmeye güzel bir teşvik.
Biz, “yüz on bir” rakamında yer alan üç tane “bir” rakamını okurken birincisine “yüz” diyoruz, ikincisine “on”, üçüncüsüne de “bir.” Cemaat halinde icra edilen bir İslamî hizmette de şahıslardan birine “yüz”, bir diğerine “on”, üçüncüsüne ise “bir” birimlik vazife düşebilir. Ama o bir birimlik işi yapan şahıs hizmetten çekildiği takdirde, yapılan işin değeri yüzonbirden onbire düşer. Demek ki, o “bir” mevkiinde sadakatle bekleyen şahıs, aslında yüz birimlik hizmet icra etmektedir. “On” birimlik iş yapan arkadaşın da vazifeden çekilmesiyle baştaki “bir” rakamına artık “yüz” denmez, “bir” denir.
Buna göre, hizmetin ileri kademelerinde çalışma lütfuna eren bir insan, yaptığı hizmetleri cemaate borçlu olduğunu unutmayacak, onları küstürdüğü yahut onlardan ayrıldığı takdirde, değerinin yüzden bire düşeceğini bilecektir. Onlara karşı faziletfuruşluk yerine, tevazu ile, muhabbetle, minnettarlıkla mükellef olduğunu unutmayacaktır.