Bir dostum okuduğu güzel bir hatırayı nakletti. Bu güzel olayı yaşayan şöyle anlatmış:
Sıcak bir yaz günüydü, daha çocuktum. Eski evimizin mutfağında, kocaman gürültücü bir kara sinek uçuyordu. Mutfakta annem vardı, bir de ben vardım.
Titiz bir kadın olduğu için annem, o koca kara sineği gözü ile sürekli takip ediyor ve yiyeceklerin, özellikle benim o sırada yemekte olduğum yemeğin üzerine konmaması için çaba sarf ediyordu. Bir ara o kara sinek, pencerenin kenarına konuverdi. Annem, oturduğu yerden kalkıp, tütün yardımı ile onu yakaladı. Ben ne yapacak diye bakarken, pencereyi açıp dışarıya saldı.
“Haydi git..”
“Anne” dedim, “Neden öldürmedin onu?”
“Oğlum” dedi annem, “o koca sinekler anadır. Karınları yavru doludur. Sen bilmezsin; analık zordur. O sebeple saldım gitti..”