TR EN

Dil Seçin

Ara

Kâinattan Haberler

-272 derecede ölen yıldız

Hubble teleskopunun görüntülediği Bumerang nebulası şu âna kadar kâinatta gözlemlenen en soğuk cisimdir. Dünyadan 5.000 ışık yılı uzakta Centaurus takımyıldızındadır. (1 ışık yılı=10 trilyon kilometre)

Her nebula gibi Bumerang nebulasının bu muhteşem görüntüsünü oluşturan, nebulanın merkezinde hayatının son evrelerini yaşayan parlak yıldızdır. Ölüm döşeğindeki yıldız yaklaşık 1500 yıldır, her yıl toplam kütlesinin binde birini gaz şeklinde yayarak kaybediyor. Merkezdeki bu devasa yıldız ölüme hazırlandığı bu evrede, etrafında saatte 500.000 km hızla soğuk gaz rüzgârları estiriyor. Bu özelliğiyle Bumerang nebulası evrenin en tuhaf cismi olma özelliğini taşıyor. Çünkü bu soğuk gaz rüzgârları, -272 santigrat dereceyle şu ana kadar uzayda keşfedilen en soğuk mekânı oluşturuyor. Diğer bir deyişle Bumerang nebulasının sıcaklığı mutlak sıfırdan (bütün sıcaklıklar için kabul edilen en düşük limit) sadece 1 derece daha fazladır.

 

***

 

Dünyanın en sağlıklı sütü

Acı, tuzlu ve kuru otlarla, hatta yeterli bitki bulunmadığında kemik, kuru hayvan derileri, sandal, çadır, halat gibi cisimlerle beslenen devenin sütü, dünyanın en sağlıklı sütüdür. 

Araştırmalar, deve sütünün şeker hastalarına ve ülserden yakınanlara iyi geldiğini göstermektedir. Deve sütünün diğer sütlere göre yağ oranı düşük; potasyum, demir ve C vitamini oranları yüksektir.

 

***

 

DÜNYA BİR YUMURTA KADAR OLSAYDI, İNSANLAR TARAFINDAN AÇILAN EN DERİN KUYU, KABUĞU BİLE GEÇEMEZDİ.”

 

***

 

Kokuların hatırlattıkları

İlkokul sıralarında kalem-kutumuzdan eksik etmediğimiz o rengârenk kokulu silgileri her gördüğümüzde, okuma yazmayı yeni sökmeye başladığımız o günleri anımsarız. Birçok hatıra bu şekilde, o hatıraya dair aldığımız bir kokuyla birlikte zihnimizde canlanıverir. Peki kokular bizi eski anılarımıza götürebilirken, anılar kokuları hatırlatıyor mu? Londra Üniversitesi’ndeki araştırmacılar bu soruyu cevaplandırdılar.

Araştırmaya göre, beyin geçmiş bir olayı beynin değişik bölgelerine kaydediyor. Meselâ güneşli bir yaz günü deniz kıyısında arkadaşlarınızla birlikte piknik yaptınız. Beyin bu hatırayı tat alma, koku alma gibi değişik bölgelerde kaydeder. Böylelikle bir vesileyle bu ânınızı hatırladığınızda bir anda piknikte yediğiniz nefis çöreklerin tadını ve deniz yosunlarının kokusunu hissedersiniz. Araştırmanın yöneticisi Dr. Jay Gottfried yaptıkları bu çalışmayı şöyle anlatıyor: Manzaralar, kokular ve sesler beynin sadece tek bir bölümünde kaydedilmez. Hatıralar beyinde farklı bölümlerde dağıtılmıştır. Bu duyu kanallarından herhangi biri uyarıldığında hepsi birden uyanır. Beyin mekanizmasının bu şekilde ayarlanması insanın anılarını kolayca hatırlamasını sağlar. Örneğin eşinizle gittiğiniz restoranda güzel bir akşam yemeği yediniz. Eğer bu akşama ait hatıra beynin sadece bir bölümüne kaydedilseydi, hatırayı tamamen anımsayabilmek için o akşamın bütün öğelerini aynı şekilde görmeniz gerekirdi. Fakat değişik bölümlerde depolanması sayesinde, restoranda çalan müziği, masadaki mumları veya bifteğin tadını herhangi bir vesileyle hissettiğiniz anda yaşadığınız o güzel akşam yemeğinin bütün ayrıntılarını hatırlayabilirsiniz. Aynı şekilde vahşi ormanda gezinirken de beynin bu özelliğinden faydalanabilirsiniz. Eğer yeterli derecede vahşi ortam bilginiz varsa, yırtıcı bir hayvanın yakınlarınızda olduğunu havadaki kokudan bile anlayabilirsiniz.”

 

***

 

Bundan kırk-elli yıl öncesine kadar hakikate giden güvenilir tek yolun bilim olduğu söylenirdi. Hakikate ulaşmaya çalışan diğer kaynaklar, özellikle de din, pek kabul görmezdi. Oysa bugün durum çok farklıdır. Artık pek az insan aradığı yanıtları bulmak için bilime yönelmektedir. Hayatımızı daha anlamlı kılmak için duyduğumuz yoğun ihtiyaç, bizi dinî hakikatlerle yakınlaştırmıştır.”

— Robert Herrmann: Amerikan Bilim Cemiyeti yöneticilerinden, kimya profesörü.