Sarıasmagilin Komşu Seçimi
Amerikan sarıasmagiller cinsi kuş, yuvasını yaparken komşu seçimine çok dikkat eden hayvanlardan. Bu kuş, yuvasını her zaman arı yuvalarının hemen dibine yapar. Neden mi? Çünkü yaban arıları, yılanları, maymunları, siyah papağanları ve özellikle sineklerin bazı türlerini yuvalarının yanına yaklaştırmazlar. Bunlar aynı zamanda bu kuşun düşmanı olduğundan, kuş böylece onlardan korunmanın yolunu bulmuş demektir. Bu kuşlar, özellikle sineklerden çekinirler. Çünkü bazı sineklerin larvaları sarıasmagil kuşlarının yuvalarının kanat altlarına girip onların ölümüne yol açmaktadır.
***
Tuzlar Sadece Lezzet İçin mi?
Yüce Yaratıcı, tuzu sadece lezzeti duymamıza vesile olan tat duygusu için yaratmamıştır. Mesela ayran ve haşlanmış patatesteki besleyici moleküllerin bağırsaklardan emilmesi, sebepler planında tuzsuz mümkün olmadığından, Rezzak-ı Kerim, beden sağlığının devamlılığında önemli olan tuzu, insanların besinlerle birlikte almalarını teşvik etmek için, ona lezzet ve tat verme görevi de yüklemiştir. Zevk ve lezzetler, bu hissi işleten uyarıcılardır. Yemeklere tuz konulmasının hikmeti, bağırsaklardan besinlerin emiliminin sağlanmasıdır.
***
“Onlar bir ayet (mucize) görseler, sırt çevirirler ve: “(Bu,) süregelen bir büyüdür.” derler. Yalanladılar ve kendi heva (istek ve tutku)larına uydular; oysa her iş, sonunda kendi amacına varıp karar kılacaktır.”
(Kamer Suresi, 2-3)
***
Başparmağın Yaptıkları
Başparmağımız, hareketlilik ve kararlılığın eşsiz uyumlu birlikteliğinin ifadesidir. İnsan elinin diğer dört parmağını yalnız bırakmaz. Başparmağın, diğer dört parmakla sadece yan yana değil, aynı zamanda karşı karşıya da temas kurabilmesi için hareket noktası diğerlerinden geridedir. Ancak diğer parmaklarla uç uca gelmeye yetecek uzunlukta da olmalıdır. Bu denge sayesinde elimizde biraz daha geriden başlayan ancak diğer parmak uçlarına da erişebilen başparmağımız, diğer dört parmağın aksine, tüm yönlerde ve diğer parmaklardan bağımsız olarak hareket edebilir. Bu karmaşık hareket sistemi, başparmağa bağlı sekiz kasın koordineli hareketiyle tamamlanır.
***
Teneffüs Ve Azot
Yüzde 79’u azot, % 20’si oksijen, % 0,04’ü karbondioksit ve kalanı çeşitli serbest gazlardan oluşan havadan teneffüs yoluyla sadece oksijeni alıyoruz. Azot, proteinlerin temel maddesini teşkil ettiği, vücudumuz için çok zaruri bir unsur olduğu ve üstelik adeta bir azot denizi içinde yüzdüğümüz halde, teneffüs yoluyla havadaki azotun gramını dahi vücudumuza alamayız. Kolay kolay başka maddelerle birleşmeyen tembel bir unsur olan azotu da oksijen gibi kanımızla bağlayabilseydik, şimdi yemek zorunda olduğumuz birçok gıdayı yememize lüzum kalmayacaktı.
***
Güneşin Yaydığı Işın
Fotosentez işlemini anlamak için sayfalarca reaksiyon zincirleri yazılmaktadır. Fakat hala bu zincirlerde bilinmeyen halkalar mevcuttur. Oysa bitkiler yüz milyonlarca yıldır bu işi hiç şaşmadan gerçekleştirip dünyaya oksijen ve besin sağlamaktadırlar. Bitki hücrelerindeki klorofillerde fotosentez için gereken ışın cinsi evrendeki 1025 farklı ışın arasından yalnızca Güneş’in yaydığı ışındır.
***
İlginç Bilgiler:
• Yeryüzünde her an 30 milyon kilometreküp su, İlahi rahmetin müjdesiyle coşar ve akar.
• İri ağaçlarla dolu bir dönümlük bir ormandan, bir gün içinde havaya 200 ton su pompalanır.
• Dünya her gün 20 milyon kilometrelik bir güzergah boyunca tevhid sadaları saçarak uçup gider.
• Yeryüzündeki canlıların en büyüğü olan balinayı, gözle ancak görebilecek kadar küçük planktonlar besler.