BAŞARIYA ŞARTLANMAK
Başarıya şartlanmak, insana mahsus birçok güzelliği, inceliği zedeliyor. Acımasızlığa, kıskançlığa, sevgi ve saygısızlığa kapı aralıyor. İnsanları rakamlara, sırt numarasına indirgiyor.
Bu anlayışla büyüyen / yaşayan birine, önündekini geçmek de yetmiyor. İlla devirmek. Başkalarının yaşamasına müsaade etmemek. Aynı kulvarda / meslekte bulunan her insanı açık bir hedef, yok edilmesi gereken bir tehdit olarak görmek.
İşin sonunda varılan yer: Bükemediğimiz bileği tebrik etmek yerine, ısırmak. O bileğin sahibine türlü eziyetler yapmak.
İşin sonunda varılan yer: İnsanların nasibi kıskanmak, sonrasında haset etmek. Haset, kötülüğü, düşmanlığı da beraberinde getirir.
İşin sonunda varılan yer: Başkasının hakkına girmek ve almak. Evine, bahçesine girer gibi. ‘Bana kul hakkıyla gelmeyiniz’ diyen kim?
Evet, adalet yok, merhamet yok, dürüstlük ve nezaket yok, fakat başarılı. Zirvede. Bu bizim bir işimize yarar mı? Yarıyor mu? Huzurlu muyuz?
Havalanan her şey konmak zorundadır. Kuş veya uçak. Doğan ölür, yapılan yıkılır. Bunları unutmayalım.
Burada, şunu da söylememiz gerekmektedir: Ağlayan varsa, ağlatan da vardır. Ağlayanla ilgileniyor, fakat ağlatana dönüp bakmıyoruz. Ona bir şey demiyor yahut diyemiyoruz.
— İbrahim Tenekeci
***
Mümin,
müminin kardeşidir.
Hadis-i Şerif
Çizim: Hasan Aycın
Kırk Hadis Kırk Çizgi isimli çalışmasından. Edam 2014
***
“Nerede o hayat, yaşantıda
kaybettiğimiz?
Nerede o hikmet,
bilgide kaybettiğimiz?
Nerede o bilgi, malûmatta kaybettiğimiz?”
— T. S. Eliot üstteki soruları, yemek, spor, alışveriş ve siyaset konuşmasa, konuşacak hiçbir şeyi olmayan insanları görünce mi sordu acaba?
***
Nelerin esiri olduğunu bilen,
hürriyetin eşiğinde demektir.
— Nureddin Topçu
***
OKUMA ALIŞKANLIĞI KAZANMAK İÇİN BİRKAÇ İPUCU
İyi alışkanlıklar başta zor gelebilir. Ama kilidi açıp içeri girdiniz mi, bir daha çıkmak istemezsiniz.
1. Unutmayın, “Zamansızlıktan okuyamıyorum.” diyerek sadece kendinizi kandırmış olursunuz.
2. Her zaman olumlu olun! Eğer okumanın eğlenceli olduğunu düşünürseniz, eğlenceli olduğunu fark edeceksiniz. Kitabı okumadan önce, “Çok iyi vakit geçireceğim!” diye düşünün.
4. İyi bir kitap, iyi bir okuma deneyimi yaşatır. İlk etapta kısa öyküler gibi kolay kitapları seçin. Bir kitabı sevmediyseniz okumak için kendinizi çok zorlamayın.
5. Okuma alışkanlığınız kuvvetlendikçe daha çok zevk alacağınızı unutmayın.
6. Mesela bugün 15 dakika okuduysanız, ertesi gün 30-60 dakikaya çıkarmayın. Okuduğunuzu anlayıp zevk almaya bakın. Alışkanlığınız pekiştikçe okumaktan zevk alacak ve zamanı unutacaksınız zaten.
7. Okumanın başka bir alternatifi yoktur. Onun sağlayacağı faydayı, başka hiçbir aktivite sağlayamaz.
***
MÜSLÜMAN SAYISI HRİSTİYAN SAYISINI GEÇECEK
Dünya genelindeki dinsel nüfus dağılımı üzerine yapılan yeni bir araştırma, Müslüman nüfusunun hızla arttığını gösteriyor.
Pew Araştırma Merkezi’nin dünya çapında gerçekleştirdiği yeni bir çalışma, dinlerin nüfusu ile ilgili çarpıcı bir sonucu ortaya koydu. Dünya üzerindeki Müslümanların sayısı 2070 yılında Hristiyan nüfusunu geride bırakacak.
Açıklanan rapora göre, önümüzdeki 45 yıl içinde Müslümanların nüfusu Hıristiyanlardan neredeyse iki kat daha hızlı artacak. Bunun sonucunda Müslümanlar, dünyanın en kalabalık dinÓ grubu olacak. Hali hazırda 2.2 milyar Hristiyan, dünya nüfusunun yüzde 31’ini, Müslümanlarsa 1.6 milyar ile dünya nüfusunun yüzde 23’ünü oluşturuyor.
Araştırma verileri, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Müslüman nüfusunun da 2050 yılı itibariyle yüzde 2.1 büyüyeceğini ve Yahudileri geçerek ülkedeki ikinci en büyük nüfusa sahip olacağını gösteriyor.
Avrupa’daki Müslüman sayısı ise neredeyse iki katına çıkarak yüzde 10’a ulaşıyor. Özellikle Ortadoğu ülkeleri ile Hindistan’da bu artış, daha hızlı yaşanacak. 2050 yılında Hindistan dünyanın en kalabalık Müslüman nüfusuna ev sahipliği yapacak. (NTV)
***
İNSAN GAYRET EDİNCE...
İNSAN bir şeyi aklına koydu mu, onu ne durdurabilir ki?
Onu sakatlasanız, kalkar Sir Walter Scott olur.
Hapse atsanız, John Bunyan olur.
Valley Forge’un karları altına gömseniz George Washington olur.
Korkunç bir sefaletin içine doğmasını sağlasanız, Abraham Lincoln olur.
Bir lokomotif deposunun yağlı çukuruna koysanız, Walter P. Chrysler olur.
Adı sanı bilinmez bir Güney Afrika orkestrasında arka plana atsanız, Arturo Toscanini olur.
Aslında sır burada: yaşamın güçlükleri insanı ezmek için değil, mücadele ederek büyüsün diye verilir.
— Sam E. Roberts