TR EN

Dil Seçin

Ara

Bayram Ne Zaman?

Bayram Ne Zaman?

Küçük küçük noktalar halinde düşüyor hayatımıza her şey. Küçük küçük tanecikler halinde düştüğü gibi rahmetin. Nice küçük şeylerden yeni yeni ümitler yeşertiyor Yaratan. Ne kadar böbürlenir ve ben yaparım havasına kapılırsa insan, işler o kadar yokuşa doğru zorlanıyor o zaman. Kolayı varken, pusulayı şaşırıyoruz bazen. Allah ile her şey kolay. Allah’tan uzak her şey, her yer tuzak.

Bir kararda kalamaz gönüller. 

Günler sular gibi akar geçer. 

İnsan sevdiği şeyi çok söyler.

Es-salâtü ve’s-selâmü aleyke yâ Rasulallah… 

Küçük küçük noktalar halinde düşüyor hayatımıza her şey. Küçük küçük tanecikler halinde düştüğü gibi rahmetin. 

Nice küçük şeylerden yeni yeni ümitler yeşertiyor Yaratan. Ne kadar böbürlenir ve ben yaparım havasına kapılırsa insan, işler o kadar yokuşa doğru zorlanıyor o zaman.

Kolayı varken, pusulayı şaşırıyoruz bazen. Allah ile her şey kolay. Allah’tan uzak her şey, her yer tuzak. 

Yaratıldığı gün insan, elinde ne vardı ki sermaye olarak acizliğinden, fakirliğinden başka? Ah, bunu bir anlayabilsek, hiçbir şeyimizin olmadığı zamanlarda da ne kadar güçlü olduğumuzu bir hatırlayabilsek…

Her yerde bilindiğini bilse, görüldüğünü bilse, dualarına cevap verildiğini ve hiçbir zaman, hiçbir yerde yalnız bırakılmadığını bilse ve buna inansa ve bunu derinden derine yaşasa insan, yalnızlıktan kurtulacak, gerçek huzuru ve mutluluğu yakalayacak. 

Ne kadar büyük bir sermayedir bu. Bile bile kaybederiz. Kaçar gider böyle nice umutlar, nice günler, nice fırsatlar. Nice küçük küçük kapımızı tıkırdatan, mesajlar getiren haberciler geçer gider böyle.

Mesela…

Bir çiçek dokunur omzunuza. O kadar hoş bir rengi vardır ki, elinize alıp okşamanız gerekirken, geçer gidersiniz. Alsanız, şöyle evirip çevirip bir baksanız, ayrıntılarına varana kadar bir inceleseniz, Allah için baksanız, neler kazanacaksınız neler?.. Çiçek de her şey gibi Âlemlerin Rabbi Allah’ın mektubudur, Onu anlatan bir dildir. Çiçek peygamber değildir ama Allah’ı anlatır. Rahmetini, kudretini, ilmini, hayat vermesini, her şeye her şeyini vakti vaktine vermesini, sanatını, sevgisini gösterir, anlatır, ayna olur…

Neler neler geçecek eline, sanal değil gerçek hayatı tadacaksın. Rahman’dan bir armağan bileceksin her çiçeği, herbir şeyi. O çiçek, omzuna dokunan ilahî bir mesaj olacak. “Gidiyorum ama yerime gelen yeniler var. Biz Bâki bir yaratıcının eserleriyiz” diye kalbinin kulağına fısıldayacak belki de. Evet o gidiyor, ama benzerleri yerine geliyor; demek gidenlerin yerine yenilerini tekrar tekrar yaratan birisi var. Çiçek, yaprak öyle diyor, meyve öyle diyor, gün öyle diyor, ağaç öyle diyor, güneş de öyle diyor… 

Anlıyoruz ki, bizi getiren, götüren var. Burada bir müddet bizi misafir eden biri var; yalnız değiliz, sahipsiz değiliz, başıboş değiliz. 

Madem buradayız, dünyadayız, ne yapmalıyız, onu da Şanlı Elçisi (asm) ile bildiren yine O (cc) var. Peygamberiyle, kitabıyla bildiriyor her şeyi aklımıza, kalbimize. Şu coşkun rahmete, şu baskın şefkate bir bakın ki, o rahmet bazen bir çiçekle bazen bir yaprakla iletiyor mesajını. Eh o mesajı fark etmek, görmek, anlamak da bize kalmış. Ekmeğin, pirincin, meyvenin iyisini bulmak için tezgâh tezgâh gezen; sıradan ihtiyaçları için ömrünü veren insan, ebedi hayatını kazandıracak yol işaretlerine de birkaç dakikasını versin bir zahmet…

Şu küçük insan, bu koca kâinatın içerisinde adeta kendi kendini küçülten bu insancık, işte bu mesajları alamıyor bazen, duyamıyor işte. Gözler nereye kilitlenmişse kilitlenmiş, kulaklar nereye odaklanmışsa odaklanmış. Asıl önemli olanı, gerçekten lazım olanı görmüyor, duyamıyor bazen insan.

Mevsim mevsim ağaçların büründüğü şekle bakın. Giyinmeleri de soyunmaları da ne kadar harika, ne kadar da hoş değil mi? Hangi ressamın fırçasından çıkabilir bu kadar harika renkler ve desenler? Nerede çocuklar, nerede o hayran bakışlı dostlar, bunları görüp sevinç çığlıkları koparacaklar?

‘Maşallah’ (Allah ne güzel yapıyor) diyen dudaklar nerede? Hayretle bakıp ‘Subhanallah’ diyen gözler nerede? ‘Barekallah’, ‘Allahuekber’, ‘Elhamdülillah’ diyen diller nerede?..

Hâlbuki Rabbimizi tanımaktan daha önemli ne var ki? Ne var ki Allah aşkına? 

Kurban da geldi. Bir bayram daha var mı acaba ömrümüzde? Bakalım, görebilecek miyiz, yetişebilecek miyiz bir dahaki bayrama.

Bir Allah dostuna sorarlar:

“Bayram ne zaman?” diye.

O da cevap verir:

“Günah işlemediğim her gün, benim için bir bayramdır.”

“Bayramım imdi bayramım imdi

Dost ile bayram ederler şimdi.”

Bayramınız mübarek, ömrünüz bereketli olsun…