Satır Arası
Bir mum karanlığı, bir iyilik kötülüğü yok eder. İyiliğin sayısı arttıkça dünya…
Merhaba değerli dostlarımız,
Hayatta her şey önemli. Elbette mühim ve ehem (en mühim), lazım ve elzem sıralaması da önemli. Kalbimiz kadar aklımız, ahiretimiz kadar dünyamız, niyetimiz kadar amelimiz de önemli. Bir çivinin bile bir savaşın kaybedilmesine sebep olabileceğini anlatan meşhur sözü biliyorsunuz. Sosyal konular mühim fakat manevi konular ehemdir. Zira insanın maneviyatı ruhu mesabesindedir.
İnsanın midesini doyurmaya olan ihtiyacı kadar, kalbini de hayat yolunda sabır ve şükürle yürümesini sağlayacak kadar doyurmaya muhtaç. Gazze’de siyonist yahudilerin yaptığı bunca zulüm, katliam, insanlık dışı muameleye karşı o kardeşlerimizin ayakta kalmalarını sağlayan da içlerinde yaşattıkları o güçlü maneviyatları değil mi? Vahyin nuruyla yaşayan bir kalp büyüyor, fikir de büyüyor, niyet de büyüyor, göz ve gönül mümin ferasetiyle görüyor… Tüm dünyada insanları etkileyen ve İslam’a ilgiyi artıran, Gazzeli kardeşlerimizin imanla yoğrulmuş o güzel kalpleri değil mi?
Bu sayımızda Kur’an’ın dikkat çektiği Tağut, Haman, Firavun karakterlerine biz de dikkat çekmek istedik. Çünkü onlar tarihte kalmış karakterler değil, beraber yaşadığımız, resimlerini görüp sözlerini dinlediğimiz, fikirlerinden etkilendiğimiz insanlar. Kur’an’ın nazarımızı çevirdiği, adeta dikkat edin dediği bu karakterler, kendi zamanlarında insanları küfre, inkâra ve cehenneme sürükledikleri gibi zamanımızdaki benzerleri de aynı şekilde insanları dalalete sürüklüyorlar. Dostu tanımak önemli olduğu gibi düşmanı tanımak da önemli. Sonuçta yanlış yaşanmış bir hayatla ahirete geçtikten sonra sebep olanlardan hesap sorsan ne olacak sormasan ne olacak!..
Şu an toplum olarak yaşadığımız problemlerin, ailenin dağılmasının, ahlaksızlığın yayılmasının altında hep bu karakterlerin etkisi ve çabaları var. Bunları tanıyıp fikirlerine, hayat tarzlarına arkamızı dönmedikçe, çıkış yolunu göremeyeceğiz.
Hiç şüphesiz Siyonist Yahudiler de bu zamanın firavunları, hamanları, tağutları olarak yeryüzünü kana bulayıp, ahlaka, adalete savaş açmış durumdalar. Yeryüzünün hâkimi olmak için yaptıkları planları uyguluyorlar. Oysa unuttukları bir şey var; yeryüzü sahipsiz değil, bir hâkimi var. Üstelik onların tuzaklarının üstünde tuzak kuran bir hâkimi var. Kaderin üstünde elbette bir kader var…
Biz bu sayımızın hazırlıyorken Global Sumud Filosu Gazze’ye doğru yola çıktı. Çağrılar, gösteriler, boykot, dua, hepsi önemli fakat; fiilî bir dua ve bir gayret ortaya koymak adına Sumud Filosu çok daha önemli. “Sumud”, kelimesi “direnç,” demek. Filistinlilerin işgal karşısındaki kararlılığını ifade eden bu kelime, anlamına “umudu” da katarak yaşıyor.
Hayata, hakka, adalete, vicdana ve insan onuruna hizmet eden bu önemli girişimler dileriz ki artarak gelir, vicdanlı insanların sesi ve etkisi daha gür olur. Çünkü hak da bâtıl da taraftarlarıyla var olur ve devam ederler. Hangisinin sahipleneni daha gayretliyse onun sesi yükselir.
…
Ekim sayımızda emeği olan herkeste teşekkür ve dua ediyoruz.
Gayret, çalışmak, sefer bizim; zafer Allah’ındır.
— Editör
