Kolajen, vücudun en bol proteinidir ve yaklaşık vücudumuzdaki tüm proteinlerin üçte birini oluşturur. Bu proteinle saçlarımıza, cildimize, tırnaklarımıza, kemiklerimize, bağ dokumuza ve tendonlarımıza sağlam bir yapı kazandırılmıştır. Bu protein sayesinde hareket edebilir, el ve ayaklarımızı bükebilir, yük taşıyabilir, koşabilir ve cildimizi gergin hissedebiliriz. Ayrıca, saçların ve cildin parlak görünümü ve tırnakların güçlü kalması da kolajene verilen özellikler sayesindedir.
Kolajen Nedir?
Kollajen hareket sisteminin yapı taşlarını,
özellikle kemik, kıkırdak, lif ve eklemleri oluşturan protein.
Bu protein birbiri üzerine sarılmış üç alfa zinciri şeklinde yaratılmıştır.
30 tane değişik tipi tanımlanmış olup, tip I, tip II şeklinde isimlendirilir.
Bu çeşitlilik, moleküler yapısından kaynaklanmaktadır.
Kolajen Nelerden Yapılmıştır?
Amino asitlerden oluşan üç polipeptit zinciri arasında sarmal bir yapı oluşturularak kolajen yapılmıştır. Kolajen peptit zincir uzunlukları farklı farklıdır. Son yapılan çalışmalar, zincir uzunluklarının 662 amino asitten 3152 amino aside kadar değişebildiğini göstermiştir.
Kaç Tip Kolajen Vardır?
Kollajen, vücudumuzda üretilen bir proteindir. Vücudumuzda görev yapan her kolajen, ona özgü bir mimari ile üretilir. Her biri amino asit bileşimine göre kategorize edilen 28 farklı kolajen tipi vardır.
Fakat vücudumuzda daha çok 3 tip kolajen bulunur.
Tip I; cilt, kemik, tendon ve bağ yapılarında kullanılır.
Tip II; kıkırdak, kemikler arası yapıda, kulaklarda ve burundaki esnek dokuda kullanılır.
Tip III; kas ve kan damarları yapımında kullanılır.
Kolajen Ne İşe Yarar?
Kelime anlamı, Yunanca tutkal olan “kólla” kelimesinden gelmiştir. Vücudumuzdaki güçlü kolajen lifleri, kaslar, kemikler, tendonlar, bağlar, organlar ve cilt gibi yapıları bir arada tutmak için tutkal gibi çalışacak şekilde yaratılır.
Kolajen Nerelerde Bulunur?
Besin olarak kolajen, sadece hayvansal ürünlerde ve özellikle memelilerin et ve bağ dokularında bulunur.
Vücudumuzda ise:
Cilt dokusu: Cilt hücrelerinin sıkılığına, esnekliğine ve sürekli yenilenmesine yardımcı olan bağ dokusunun bir parçasıdır. Kolajen cilt elastikiyeti için hayati öneme sahiptir.
Ligamentler: İki kemiği bağlayan ve sonuç olarak eklemleri bir arada tutan başka bir bağ dokusu türüdür.
Tendonlar: Kasları kemiklere bağlayan fibriler doku tipidir ve vücutta kolon ve kiriş görevi görür.
Kemikler, bağ dokusu, tendonlar ve iskelet kasları gibi tüm dokuların hepsi kolajen bulundurur. Yani vücudumuzu bir bina olarak düşünürsek; demir, kolon, kiriş, tuğla, harç ve sıva gibi bütün yapılarda kolajen vardır.
Kolajenin Görevleri
Kolajen, vücudun çeşitli yapılarına güç kazandırmaya yardımcı olur ve ayrıca patojenik maddelerin, çevresel toksinlerin, mikroorganizmaların ve kanserli hücrelerin emilimini ve yayılmasını önleyerek cilt gibi yapıları korur. Kolajen proteini her şeyi bir arada tutan çimentodur.
Kolajen ayrıca tüm düz kaslarda, kan damarlarında, sindirim sistemi, kalp, safra kesesi, böbreklerde hücreleri ve dokuları bir arada tutan bir maddedir. Kolajen saç ve tırnakların bile ana bileşenidir.
Yara İyileşmesinde Kolajen
Vücudumuzda çoğu hücreye kendini yenileme yeteneği verilmemişken, bazı hücreler kendini yenileyebilecek özelliklerle yaratılmıştır. Bu dokular zarar gördüğünde; ölen hücrelerin yeri boş kalmaz, hasarlı bölgeye kolajen ile yama yapılarak hiç olmazsa organın bütünlüğü sağlanır. Yanık sonrası cildin o bölgesinin onarılması güzel bir yama örneğidir.
Yaşlanma ve kolajen
Yaşla birlikte, kolajen üretimi yavaşlar ve hücre yapıları zayıflar. Cilt incelir ve daha kolay yıpranır, saçlar cansız hale gelir ve saç dökülmeleri artar, cilt sarkmaları ve kırışıklıklar görülür, tendonlar ve bağların elastikliği azalır ve eklemler sert bir yapı kazanır.
Uzun süredir sadece cilt, kas, kemik, damar ve tendonlarda önemli olduğu düşünülen kolajenin geleceği sürprizlerle dolu. Kolajen, insanlığı tehdit eden alzheimer ve kanser hastalıklarının tedavisi, saç dökülmesinin önlenmesi, tendon problemlerinin çözümü, kemik kırıklarının ve cilt yaralarının onarılması gibi her alanda karşımıza çıkar hale gelmiştir…
Demek birçok rahatsızlığın çözümü; Yaratan’ın bize emanet ettiği vücudu zararlı alışkanlıklardan uzak tutmakta ve yaşlanmaya karşı kolajen desteği almakla mümkündür.
Sonuç olarak; sağlıklı, zinde ve genç kalabilmenin yolu kolajen gibi bir nimetten faydalanmaya bağlı. Sağlıcakla kalın…