TR EN

Dil Seçin

Ara

Kâinattan Haberler

DAHA ÇOK KAFEİN, DAHA ÇOK UYKUSUZLUK!

Bilim insanları, kafeinin uyanıklığı artırıcı” gücünü açıklayacak çeşitli kuramlar geliştirdiler. Günümüzdeki ortak kanı, kafeinin insan vücudunda doğal bir uyku ilacı işlevi gören bir kimyasal olan adenozinle etkileşime girmesi üzerine odaklanıyor. Kafein, adenozinin uyutucu etkisini engelliyor ve uyanık kalmamızı sağlıyor.

Harvard Tıp Fakültesinden sinirbilimci ve uyku uzmanı Charles Czeisler kafein ve insanlardaki uyku düzeni üzerine şu açıklamaları yapıyor:

“İnsanlığın var oluş sürecinin çok büyük bir bölümünde uyku ve uyanıklık döngüsü, temelde gün ışığı ve mevsimlerle ilgili bir meseleydi. Çalışmanın doğasının, zamanın, güneşin doğuşu ve batışı yerine saate göre ayarlandığı kapalı yerlerde çalışma düzenine geçilmesi paralelinde değişmesiyle, insanların da buna uyum sağlaması gerekti. Kafeinli gıdalar ve içeceklerin yaygın tüketimi—elektriğin keşfiyle birlikte—insanların gün ışığına ya da doğal uyku döngüsüne göre değil de, saate göre belirlenen çalışma sürelerinin altından kalkmasını sağladı.

Kafein, hepimizin doğuştan programlı olduğu sirkadyen (24 saatlik) ritimden çıkmaya çalışanların işini kolaylaştırır. Öte yandan,” diyor ciddi bir ifadeyle Czeisler, tüm bu fazladan uyanık kalmalar için ödenen çok, çok ağır bir bedel var.”

Doktor, yeterli uyku alınmaması hâlinde—24 saatte ortalama sekiz saatlik uyku yeterli oluyor—insan bedeninin fiziksel, zihinsel ya da duygusal açıdan işlevlerini en iyi şekilde yerine getiremeyeceğini söylüyor ve şunları ilâve ediyor:

Kafeinin tüm dünyada tüketiliyor olmasının başlıca nedeni uyanık kalmak. Öte yandan, insanların bu desteğe gereksinim duymasının başlıca nedeni de, yeterince uyumamak. Şunu bir düşünün: Kafein alarak zaten çoğunlukla kafein tüketmenin sonucu olan bir uyku açığını kapatmaya çalışıyoruz.”

 

***

 

Kar makinası

Tibette kışın haftalarca yerden kalkmayan karı küremek, yolları açmak için özel surette yetiştirilmiş yak öküzlerinin kullanıldığını biliyor muydunuz? Bunlar diz boyu karlar içinde gide gele karları iki tarafa ayırarak, sahiplerinin istediği yönde yollar açarlar.

 

***

 

Hayat Sıçrayışı

İmpalalar arslan, panter ve benzeri yırtıcı hayvanlardan kurtulmak için canını dişine takar ve uzun sıçrayışlar yaparak kaçmaya çalışır. Bu sıçrayışlar her seferinde 10 metreyi bulur.

 

***

 

Flamingo Pembesi

Flamingolar fazla karides yediklerinden tüyleri pembedir. Yemekten kesilirlerse, tüylerinin rengini kaybetmeye başlarlar. Yakalanan flamingolar renklerini kaybetmesinler diye havuçla beslenir. 

 

***

 

“İnsanı ahlâkça zenginleştiren ve asil yapan, evreni anlamaya yönelen çabalarıdır.”

— Einstein

 

***

 

Böceklerde büyüme

Son derece hızla çoğalan böcekler niçin yeryüzünü fethedememişlerdir? Çünkü onların insanlar gibi ciğerleri yoktur. Böcek teneffüs borusu denen bir boru ile teneffüs eder. Ve bir böcek normal boyunu aşınca nefes borusu diğer organlar gibi büyümez. İşte Allah’ın böceklere verdiği bu özellik sayesinde, böceklerin çok fazla büyümesi mümkün olmaz.

 

***

 

Kar taneleri

25 cmlik bir kar yağışı sırasında 0,18 metrekarelik bir sahada bir milyondan fazla kar tanesi bulunmaktadır. Bu kadar çok kristal arasında mutlaka benzer birkaç tane bulunabileceğini zannedebilirsiniz. Fakat insanların parmak izleri gibi, hiçbir kar kristali bir diğerinin aynı değildir. Şimdiye kadar kar tanecikleri arasında, aynı büyüklükte ve şekilde, aynı sayıda su molekülü içeren iki kristal bulunamamıştır.

 

***

 

BEYİN İÇİN BALIK YAĞI

İskoçyada, Aberden Üniversitesinde akıl sağlığı üzerine çalışan profesör Lawrence Whalleyin, balıkta bulunan yağların beynin yaşlanması, idrak etme ve zeka seviyeleri üzerindeki etkisi ile ilgili yaptığı araştırmalar sonucunda bazı veriler elde edildi.

Ortaya çıkan sonuçlara göre balık tüketimi ve balıkta bulunan yağlar kalbi korumakta ve kalp damar hastalıklarının önlenmesi için gerekli en önemli besinlerin başında gelmektedir.

Araştırma sonucunda balık yağlarının bilinen faydalarının ötesinde akıl sağlığı ve idrak gücü üzerine olan olumlu sonuçları da ortaya koyulmuştur.

İskoçyada yapılan bu çalışmada, beslenmesinde yağlı balıklara yer veren veya supleman olarak balık yağı alan kişiler zeka testlerinde (IQ testleri) %13 daha yüksek puan alırken aynı zamanda Alzheimer hastalığının oluşma olasılığının da daha düşük olduğu tespit edilmiştir. 300den fazla kişi ile gerçekleştirilen bu çalışmada balık yağının akıl sağlığı ve özellikle Alzheimer hastalığına karşı koruyucu etkileri açıkça ortaya konmuştur.

Profesör Whalley yaptığı açıklamada bu çalışmanın balık yağlarının inflamasyonu azaltarak beynin yaşlanmasını yavaşlattığı yönünde kanıtlandığını açıkladı. Ayrıca şöyle devam etti Bizim bulgumuzdaki en büyük fark, bunun hafızada değil akıl hızında olması. Balık yağı kullanan beyinler daha hızlı çalışıyor. Kandaki omega-3 oranları ile zeka testlerinde aldıkları puanlar arasında çok güçlü bir ilişki var. Sonuçlar bana göre balık yağı kullananların diğerlerine göre daha genç beyne sahip oldukları yönünde. Ve beyinlerin yaşlanması bir iki yaş yavaşlıyor.

 

***

 

İLGİNÇ BİLGİLER

  • Dünyamızda en yaygın olarak yetiştirilen bitki olan buğday Antarktika haricindeki tüm kıtalarda yetişmektedir.
  • Bambu 24 saatlik bir süreç içinde yaklaşık 1 m uzayabilir.
  • Her 100 gramında 167 kalori ile avokado en yüksek enerji veren meyvedir.
  • Dünya üzerinde 10.000 kadar çim çeşidi vardır.
  • Okyanusların derinliklerindeki bitki örtüsü, tüm dünyadaki yeşilliğin yaklaşık %85ini oluşturmaktadır.
  • Dakikada 60 kelime yazan bir kişi, günde sekiz saat çalışarak genetik bilgilerini bir kâğıda dökmeyi en az elli yılda bitirebilir.