Satır Arası
Ahlakınızı kaybetmeyin! Dünya üzerindeki her kuvvet, sağlam bir ahlakla başlar. Her mağlubiyet…
Merhaba değerli dostlarımız,
Bediüzzaman Hazretlerinin ve Oktay Sinanoğlu’nun aynı kelimelerle dikkat çektiği bir konu vardır. İkisi de batıda, insanı ve toplumu bozarak belli amaçlarına ulaşmaya çalışan “ifsat komiteleri”nin varlığından bahsederler.
Bunlar fıtrata savaş açmış olan oluşumlardır. Fıtrî olan, yani “Allah’ın yarattığı hal ve şekil” neyse onun zıttına çalışarak fıtratları bozmaya çalışırlar. Çünkü normal hayat, fıtrat ve fıtrî ilişkiler üzerinde yürür ve bu hal genel anlamda Allah’ın insanı yaratmasındaki hikmetine hizmet eder.
Allah’ın yarattığının aksine giden, hayatının akışını da bozar, hiçbir şeyle mutmain olamaz… Mesela, insanlar erkek ve kadın olarak yaratılırlar; erkekler erkek gibi, kadınlar kadın gibidir ve öyle davranırlar. Ancak batıdan gelen telkinlerle, erkekler kadın gibi, kadınlar da erkek gibi olmaya özendirilir; önceleri psikolojik hastalık olarak literatürde yer alan duygu ve düşünceler hastalık olmaktan çıkarılır; filmiyle, dizisiyle, sosyal medyasıyla zihinlere kazınır ve cinsiyet eşitliği vb kavramlar da üretilip normal hale getirilir, insan fıtratı bozulur. Sonra karşı çıkanlar toplumda itibarsız hale getirilir… Sonuçta üretilen insan, istedikleri insan tipidir…
İnsan kelimelerle düşünür ve hayatını düşünceleri ile şekillendirir. Bunun için kelimeler önemlidir. Silah haline getirilip insanı ve toplumu tahrip için kullanılan kelimeler vardır. Aile içi şiddet, kadın hakları, akran zorbalığı, hayvan hakları, cinsiyet eşitliği vb. Mesela, akran zorbalığı… Her insan çocukluk yaşar, arkadaşları olur, onlarla ilişkilerinde hayatı öğrenir… Bu fıtridir. Ama şimdi yapıldığı gibi akran zorbalığı diye bir kavram üretilir; bunun yaygınlaşması için çalışılır ve herkesin dilinde dolaşan bir kavram olur. Arkadaşlarıyla en ufak bir uyuşmazlık “akran zorbalığı” oluverir. Sonuçta da çocuklar arkadaşlarıyla oynamak yerine, ekran başına geçerler. Anne baba da bunu makul görür ve çocuğu ekran şekillendirir…
Bu konularda devletin ve STK’ların koruyucu önlemler alması gerekir. En azından bozmaya çalışanlar kadar korumaya yönelik çalışılması elzemdir. Çünkü bu zamanın asıl savaşları bunlar üzerinden oluyor. Bir düşünün son yıllarda hayatımıza sokulan kavramlar hayatımızı nasıl alt üst etti. Mutluluk yerine tükenmişlik, dostluk yerine düşmanlık getirdiler.
…
Allah’ın razı olmadığı her şeyi cahiliye adeti kabul edebiliriz. Bütün bunlardan korunmanın ve kurtulmanın tek çaresi vardır: Allah’a itaat etmek ve Resulünü rol model almak. Allah’ın Resulü bizim her konuda örneğimiz; Onun da ailesi, arkadaşları vardı, bizler olumlu olumsuz ne yaşıyorsak O da yaşadı ve en güzel, en güvenli, insana en yakışır davranışlarla bize örnek oldu. Her iki dünyada mutlu ve başarılı olmak isteyen, Allah’ın Resulünü örnek almalı, bir Müslüman olarak yaşamalı…
…
Ağustos sayımızın hazırlığında emeği ve katkısı olan herkese teşekkür ediyoruz.
Gayret, çalışmak, sefer bizim; zafer Allah’ındır…
— Editör
